Comments on: Teknik bloglarda icerik nasil olmali? http://blog.lifeoverip.net/2008/12/28/teknik-bloglarda-icerik-nasil-olmali/ Life (Over) IP, Wed, 16 Nov 2011 18:09:06 +0000 hourly 1 By: Kitlen http://blog.lifeoverip.net/2008/12/28/teknik-bloglarda-icerik-nasil-olmali/comment-page-1/#comment-3484 Wed, 16 Nov 2011 18:09:06 +0000 http://blog.lifeoverip.net/?p=863#comment-3484 Güzel bir yazı olmuş, içten ve kaliteli. Teşekkür ederim 🙂

]]>
By: Uğur Engin http://blog.lifeoverip.net/2008/12/28/teknik-bloglarda-icerik-nasil-olmali/comment-page-1/#comment-1712 Tue, 13 Apr 2010 12:32:54 +0000 http://blog.lifeoverip.net/?p=863#comment-1712 Neden yazmıyorum?

1-Zaman bir hayli degerli buna orantıyla cok kısa malum okul ve işi bir arada yurutuyorsaniz, acip bloga teknik konular hakkında bir seyler yazmak yerine o gunku acinasi duygularınızı karalamak geliyor bazen içinizden dolayisiyla yazmiyorsunuz.

2-Blog takipcilerinin, yazdıgınız konular hakkında’ki soru,oneri vs gibi dusuncelerini yazılan konunun altına comment girmek yerine email ile size yöneltmeleri ve her gönderdikleri emaile reply edilmesini bekleme düşüncesiyle hareket etmeleri.

3- Teknik konu hakkında yazarken acaba bunu anlarlar mı? istediğimi anlatabilir miyim? veya şunu önce mi yazsam?, biraz daha alttan alsam da son kullanıcı da birseyler anlasa gibi düşüncelerden tüm bunların sonun da ortaya çıkan içeriği rafa kaldırmanız veya ertelemeniz.

4-Özgün içerik oluşturma çabası gibi güzel etkenler de insanları blog daha dogrusu bir kaynak oluşturup insanlarla paylaşmaktan alı koyan veya geciktiren sebepler arasında geldigini düşünüyorum.

Blogunuza en son siteniz ile ilgili güvenlik problemi oldugunda bir comment girmistim diye hatırlıyorum.Bu vesileyle hem selam verir hem de düşüncelerimi belirtirim diye not bırakmak istedim.

]]>
By: Cagri Ersen http://blog.lifeoverip.net/2008/12/28/teknik-bloglarda-icerik-nasil-olmali/comment-page-1/#comment-669 Fri, 12 Jun 2009 21:35:17 +0000 http://blog.lifeoverip.net/?p=863#comment-669 “Neden yazıyorum” konusuna ben de katkı yapmak isterim.

Genel olarak, ilgilendiğim ve öğrendiğim konuları sürekli bir yerlere not etmeye gayret eden bir kişiyim. Bunda hafif balık hafızalı oluşumun da etkisi var sanırım, zira herhangi bir konuda uğraşırken okuduğum dökümanlardan öğrendiklerimi, zaman geçtikçe unutmaya başlıyorum ve aynı konuda bir şeye ihtiyaç olduğu zaman, “yahu bu nasıldı” diyerek daha önce zaten okumuş olduğum dökümanları bir daha okumam ve tabii aynı googling maceralerına bir daha dalmam gerekiyor (allahtan google history var:-). Hal böyle olunca, notlarımı düzene sokabilmek için 2007 sonunda blog tutmaya başladım. Dolayısı ile yazıyor olmamın ilk nedeni bu. Yani ilk neden bizzat kendime olan yararı.

İkinci neden ise, yazdıklarımın başka insanların da işine yarama olasılığı. Ancak işler burada biraz karışıyor, çünkü herhangi bir konuda herhangi birine referans olabilecek bir “yazı” (mesela bir kurulum dökümanı) yazmak ciddi sorumluluk istiyor. Çünkü yazınızda yapacağınız herhangi bir hata, yanlış bir anlatım yazıyı referans alacak kişileri de yanıltmanıza neden olabilir. İşte bu yüzden öncelikle üzerine yazılacak konuyu iyi özümsemek ve idrak etmek gerekiyor. (Malesef, bunun tersi durumları bir çok blogda görüyorum.) Bu nedenle hakkında yazacağım bir uygulamayı, yazmadan önce muhakkak tekrar deniyorum ve anlatıldığı şekli ile çalışacağına tekrar emin olduktan sonra yayınlıyorum. İşte bu nedenlerden ötürü de teknik bir konuda yazı yazmak gerçekten zor ve çok zaman isteyen bir iş. (Bazen 1-2 hafta).

Dolayısı ile, “””Yazacagin seyleri tekrar arastirmak, belki denemek ve referanslari bulmak gerekiyor ve icerisinde bilgi iceren bir yazi en azindan bir saat aliyor””” cümlesine tamamen katılıyorum.

Ama işin zorluğuna rağmen yazmaya da devam ediyorum.
Çünkü yukarıdaki her iki neden de benim için önemli şeyler.

Hem kendim için hem de başkaları için yazıyor olmak, yazdığım konuyu daha da iyi kavramama ve dolaylı olarak yeni şeyler öğrenmeme yardımcı oluyor.
çünkü dediğin gibi ben de “O kadar yil gecti her yeni ogrendigim bilgi de kendimi daha az biliyormus gibi hissediyorum.”

Selamlar.

]]>
By: Ki?isel Blog Sayfam Hakk?nda | Vx Labs http://blog.lifeoverip.net/2008/12/28/teknik-bloglarda-icerik-nasil-olmali/comment-page-1/#comment-656 Sun, 07 Jun 2009 23:25:04 +0000 http://blog.lifeoverip.net/?p=863#comment-656 […] Teknik bloglarda icerik nasil olmali? […]

]]>
By: Huzeyfe http://blog.lifeoverip.net/2008/12/28/teknik-bloglarda-icerik-nasil-olmali/comment-page-1/#comment-350 Tue, 13 Jan 2009 14:28:32 +0000 http://blog.lifeoverip.net/?p=863#comment-350 Guzel bir elestiri:).
http://www.kirmizivesiyah.org/index.php/2009/01/12/gunluk-yazmak/

]]>
By: Selçuk yavuz http://blog.lifeoverip.net/2008/12/28/teknik-bloglarda-icerik-nasil-olmali/comment-page-1/#comment-351 Fri, 02 Jan 2009 00:35:09 +0000 http://blog.lifeoverip.net/?p=863#comment-351 İnsan yazmaktan neden vazgeçer ?

* Dediğin gibi parayı bulmuştur. Amacına ulaşmıştır.
* Özel hayatına yeteri kadar vakit ayıramadığını farketmiştir.
* Yazmanın artık ayrıcalık olmadığını, “herkes”in bir şeyler yazdığını farkettiğinde.
* Yeter artık elimdeki bilgilerle bir fiil idare ederim. Gerekirse yeniden araştırır yeniden yazarım diyenler.

Bana göre bu sebepler “kabul edilebilir”

Benim ise “neden yazıyor-d-um” diye kendimi sorgulamam gereken olay ise şöyle ceyran etti :

Sohbet ettiğim meslektaşım şöyle bir yorumda bulundu : “Adam giriyor foruma texbox’ın çalışmıyor diyor, banane ! benimki çalışıyor !” Yüzünce alaycı bir ifade ile düşünün bu söylediklerini.

Ve bu arkadaş eminim “Access denied”, ya da “stack overflow” hatasını aldığında yaptığı ilk iş googling oldu.

Aldığı sonuçlar ve çözümler ise “Banane” demeyen insanların yazdıkları, paylaştıkları oldu.

Ben bunlara eşek arıları diyorum. Eşek arısı yumurtasını bal arılarının kovanına bırakır. Yumurtadan çıkan eşek arısına, işçi arılar bakar, büyütür. Eşek arısı büyüyüp olgunlaşınca, kovanda balı yiyerek ve büyüdüğü kovanı dağıtaracak çıkar gider. Büyüdüğü kovana hiçbirşey bırakmadan. Diyetini ödemeden.

Bu eşek arılarını gördükçe bende “neden yazıyor-d-um” sorusunu sorup duruyorum.

]]>